UNUTAMADIM BE ABİ


“Sizin olduğunuz bu romantik nesli anlamakta güçlük çekiyorum. Karşınıza çıkan ilk kızla evlenecekmişsiniz gibi yaşıyorsunuz, ayrıldıktan sonra da yıkım. Örneklem sayısını arttırmadan, kıyaslama yapmadan, birisinin senin için en iyi olduğunu anlayabilmene imkan yok. Birisine körü körüne bağlanmak da nereden geliyor? Okulu bitir, askere git, işe gir, evlen toplumu baskısından mı? Hayatı anladım, yeterince insan tanıdım dersen bu sırada gitmene itiraz edecek değilim de Allah aşkına kaç tane sevgilin oldu, ne gördün ki? Her zaman daha yakışıklısı, güzeli, zekisi, güçlüsü, artık neye önem verirseniz her zaman daha iyisi vardır. Eğer bunun üzerine bir ilişki kurarsanız zaten mutsuzluğa mahkûm olursunuz. Seni sen olduğun için sevmesi önemli, tüm özelliklerinle, sevmediğin yanlarınla da seni sevmesi. Benim en çok hangi yanımı seviyorsun sorusunun bir cevabı olmamalı. Seni sen olduğun için sevmemiş demek ki, neden aylardır kendini harap ediyorsun ki?”

Sustu, söylediklerine verecek yanıtım da yoktu. Kasım görünümlü temmuz ayında ertesi gün işe gidecek olduğumu bilmeme rağmen zihnimi yeterince bulandırmıştım, başım yeterince dönüyordu, bir bardak daha sıvı girecek olsaydı hemen ardından midem yere giderdi. Dilimi döndürmeye çalışarak, bazı kelimeleri uzatarak, ara sıra elimle havada yazılarak yazarak anlatmaya çalıştım. Bir yanıt değildi bu, zira söylediklerinde haklıydı. Hava boşluklarını ses tellerinden çıkan, dilimizle şekillenen seslerle doldurmam gerekiyordu.

“Ah be abi. Söylediklerinden ne kadar da haklısın, belki de tam bu yüzden şu an acı çekiyorum. O benim hayallerimde büyüttüğüm birisiydi. Varlığını biliyordum ama hiç görmemiştim. Yıllarca onu bekledim biliyor musun? Benimle beraberdi aslında, her gece ona iyi geceler diliyordum, uyanınca ilk onun gözlerine bakıyordum, sadece onun kokusunu alabiliyordum. Dalgalı, kıvırcığa yakın saçlarına dokunuyordum her gece. Onunla yürüyüşe çıkıyordum, Yağmur yağarken saçlarıyla oynarken kokusunu daha fazla çekiyordum içime. Onu hiç görmediğim o günden beri bir sürü kadın girip çıktı hayatıma, örneklemlerimi arttırdım anlayacağın. Belki daha güzelleri, daha güçlüleri, daha zekileri, daha daha daha… Dediğin gibi neye önem verirsek artık. Ben ona önem verdim, ondan başkası olmadığına göre benim için önemli olan da oydu. “

Susmayacaktı, verecek yanıtı çoktu. Kasım görünümlü temmuz ayında ertesi gün işe gitmese de olurun rahatlığıyla yeterince bulanık zihnini daha da bulandırıyordu. Ona tek bir kelime söylemeliydim. Bulanık zihnim hızla çalıştı, boğazımı biraz ıslattım, yere dökülmemesi için dua ettim. Acelesi olan bir gözyaşı damlası göğüs kafesime düştü, kıvırcık saçları arasında gezdirmeyi hayal ettiğim sağ elim, ıslaklıktan hafif kaşınan göğüs kafesimi kaşıdı. Bunların hepsi saniyenin onda birisinde meydana geldi. Saniyenin geri kalanında ise iki kelime söyledim;


“Unutamadım be abi.”  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İDRİS BEYİN'İN MEYHANESİ

ANLAMSIZ CÜMLELER

ÖLMEK İÇİN ERKEN