ANLAMAM ZAMAN ALDI

O an yaşadıklarını gelecekten bir gözle bakabilse keşke insan, böyle çok daha güzel olmaz mıydı, daha az mutsuz, umutsuz olmaz mıydı insan? Şarkı isminde de geçtiği üzere anlamak zaman alıyor bazen tıpkı aşağıda yazmaya çalıştığım gibi.
 
Yıllardır alamadığım nefesim oldun, sınırsız alabileceğim tertemiz havam olduğunu, oksijenin ciğerlerime dolduğunu, oradan kanıma karışıp bana enerji olduğunu, hayata koşarak erişebileceğimi sandım. Hâlbuki hasta yatağımda yatarken beni iyileştirmeye çalışan bir tüp oksijenden başka bir şey olmadığını, bittikten sonra uzaklaştığını anladım.
 
Sonu belli olmayan bir trafikte kaldığımda yolumu açanım oldun, beni ulaşacağım yere kadar götüreceğini, her zaman varacağım noktaya ulaşmak için kısa yolum olacağını sandım. Hâlbuki kendi yolunu açmaktan başka bir şey yapmadığını, hızla uzaklaştığını, sen gözden kaybolduktan sonra anladım.
 
Daha önceden hiç kullanmadığım kol saatim oldun, zamanımın ne kadar değerli olduğunu, seninle geçen saatlerin ise ne kadar manasız olduğunu sandım. Hâlbuki bozuk bir saattin ve günde sadece iki defa doğruyu gösterdiğini, onların da senin kendi doğruların olduğunu saati kolumdan çıkarttıktan sonra anladım.
 
Uyanmak istemediğim uykum, ömrüm boyunca görmek istediğim rüyam olduğunu, sensiz her anımın bir kâbus olduğunu sandım. Hâlbuki uyandığım zaman anladım gerçek dünyanın rüyalardan çok daha güzel olduğunu, kâbus göre göre bunu bile kanıksadığımı, hayatın benimle beraber güzelleştiğini.
 
Sessiz kalışlarımda sesim olduğunu, benim için konuştuğunu, dahası benim için konuşmaktan keyif aldığını sandım. Hâlbuki sonsuza kadar sessiz kaldığında anladım konuşmanın havadaki ses bulutunu arttırmaktan başka bir anlam içermediğini.
 
Benim için şarkı söylediğini, kulağımın pasını silmeye çalıştığını, ruhuma dokunmaya çalıştığını sandım. Hâlbuki arkadaş ortamında fonda bir parça olsun diye şarkı söylediğini, bir yerden sonra arkadaş ortamındaki sohbeti bitiren şarkıları söylemeye başladığını anladım.
 
Yazın tam ortasında Yağmur yağarken şemsiyem olduğunu, beni o ahmakıslatan Yağmur’dan koruduğunu sandım. Hâlbuki şemsiyenin delik deşik olduğunu, yanımdayken de ıslandığımı, beni hiç korumadığını şemsiyeyi alıp götürdükten sonra fark ettim.
 
Yürürken öksürdün, adımlarını benim duyabileceğim şekilde attın, sen olduğundan emindim ama bilerek dönüp bakmadım. Yerime geldiğimde ise senin zaten yerinde olduğunu, benim takip etmediğini, aslında peşimde hiç olmadığını, yalnızca benim hayalimden ibaret olduğunu anladım.
 
Şu anda yaşadıklarıma da hala daha gelecek gözüyle bakamadığımdan dolayı, delikli şemsiyenin altında Yağmur yağarken ıslanmaya devam edeceğimi biliyorum sadece ve hayata dair tek bildiğim de bu. Hayata dair başka hiçbir şey bilmediğimin farkındayım ve bu ağırlık altında eziliyorum.

Yorumlar

  1. Melankolik bir tarz olmuş, sitem, ümitsizlik , kaybetmişlik ve de en önemlisi hayal kırıklığı var. Devamında şemsiyenin deliklerini kapamanı bekliyordum. Ancak g*t e giren şemsiye açılmaz edasıyla yazını noktalamışın ��

    YanıtlaSil
  2. aşık olmak dünyanın en güzel şeyi.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İDRİS BEYİN'İN MEYHANESİ

ANLAMSIZ CÜMLELER

ÖLMEK İÇİN ERKEN