SENSİZLİĞE BİR ÇENTİK DAHA

Askerliğin belki de tek güzel yanı, bir gün biteceğini biliyor olmaktır. Akşam yatarken üst ranzanın alt kısmına bir çentik atabilirsin, üzerinde minik minik kareler olup tümüne baktığında askerde geçirilecek gün sayısını yazan kağıtta bir kareyi daha karalayabilirsin, nöbetçi kulübesindeki sana ait olduğunu düşündüğün kiremidin üzerine bir çarpı daha ekleyebilirsin.
 
Tek güzel yanı demek gerçekçi olmaz zira özellikle ilkokul öğrencileri okulda çok da keyifli vakit geçirebilirler. Bununla beraber yaz tatiline çıkıyor olmak da onlar için ayrı bir keyiftir. Eğer sen de yaz tatilini sabırsızlıkla bekleyen bir ilkokul talebesiysen, ilk derste defterinin sıradaki sayfasına tatile kaç gün kaldığını yazabilirsin, koleksiyonunu yaptığın kokulu kağıtlardan, okulun kapanışına bir ay kalmasından itibaren dağıtacaklarını gün geçtikçe arkadaşlarınla paylaşıyor olabilirsin, takvim yapraklarından akşam ezanı saatlerinin, okulun kapanacağını günkü ezan saatine yaklaşmasını coşkuyla karşılamak için yatmadan önce bir takvim yaprağı daha kopartabilirsin.
 
Futbol fanatikleri için yaz dönemlerinde bir şampiyona olmasından daha keyifli başka bir durum olmasa gerek. Bunu takip edebilmek için akşam işten yorgun argın geldiğinde şampiyonayı yayınlayacak olan kuruluşun ekranında başlangıç vuruşu için kaç gün kaldığını görebilirsin, daha da ileri gidip, haftalar öncesinde masanda duran kronometreyi maçın başlangıç saatine göre ayarlayıp an ve an ilk maça kaç saniye kaldığını görebilirsin.
 
Otobüsle yapacağın uzun bir yolun da en güzel yanı saatler sonra biteceğini biliyor olmaktır. Daha önce kaç defa izlediğini bilmediğin Kemal Sunal filmlerinden bir tanesini açabilir ve o film bittiğinde takriben ne kadar yolunuz kaldığını tahmin edebilirsin, gözlerin camdan dışarı baktığı bir anda gördüğün ve varacağın yere kaç kilometre kaldığını yazan tabeladan otobüsün ortalama hızını düşünerek kaç saat daha yolunuz olduğunu belirleyebilirsin, vereceğiniz moladan sonra izleyeceğin bir filmle beraber yolun neredeyse tamamlanacağını düşünüp varışı sevinçle karşılayabilirsin.
 
Terhis günü gelmeyen bir askerlik, tatile girmeyen bir okul, başlamayan bir şampiyona, bitmeyen bir yol gibi sana âşık olmak. Bilebilsem ki sana kavuşacağım, hani desen ki sen ölüm döşeğindeyken geleceğim sana, tutabilsem ben de bir defter kalem, çentik atabilsem sana kavuşmaya yaklaştığım bir güne daha.
 
Ah biraz da ötesine geçebilsem, sana kavuşabilsem, sarılabilsem.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İDRİS BEYİN'İN MEYHANESİ

ANLAMSIZ CÜMLELER

ÖLMEK İÇİN ERKEN